22 Eylül 2011 Perşembe

Kazıklı'da Yaz Sezonu_2011

2011 yaz döneminde Aladağlar Kazıklı Ali bölgesinde bol bol tırmandık. BTC ekibiyle yaptığımız tırmanışların yazılarına www.besttrainingclub.com adresinden ulaşabilirsiniz. Benim kaleme aldığım yazılardan biri de Kazıklı'da Yaz Sezonu-2011. “ Dört duvar arasına sıkışmış bedenimiz, bilgisayar başında uyuşmuş beynimizle hergün tutsak ve yıpranmış olsak da biliyoruz güneşe bakıp nefes alabilmeyi; hissediyoruz tenimizin kayaya her dokunuşunda daha da özgürleştiğimizi…” Erkin Çakmak - Eylül 2011

Kalimnos Adası'nda Tırmanış_Mayıs 2011

19 Mayıs 2011haftası, tırmanış için gittiğimiz Kalymnos Adasıyla ile ilgili kaleme aldığımız yazı TAKOZ dergisinin internet sayfasında yayınlandı. Bir Spor Tırmanış Cenneti, Kalimnos Adası

Tozlu Kanayan Eller ve Yorulmuş Huzurlu Bir Bünye... Geyikbayırı, Olimpos_Mayıs 2010

Askerden döneli ve Muğlaya geleli daha bir gün olmuştu ki; 18 Mayıs akşamı apar topar eşyalarımı sırt çantama tıkıp, atladım gece yarım Antalya otobüsüne. Pencereden karanlığa bakarken, gözlerim kapanmadan önce uzaklara dalmış, kayayla yaklaşık 6 aylık ayrılığımdan sonra nasıl buluşacağımızı hayal ederek uykuya daldım. İçimde çocuksu bir sevinç ve büyük bir heyecanla Antalya'ya vardım. Burak ve Derya'yla buluşup, Olimpos yollarına düştük. Yolda bir kahvaltı yapıp, Olimpos'ta Ersin ve Fikriye ile buluştuk. Cennet sektörüne gitmeye karar verdik. Geçen seneki selden sonra Olimpos'un özellikle sahil kısmı değişikliklere uğramış. Cennet sektör düz, pürüzsüz yüzeyleriyle, küçük tutamaklar içeren teknik rotalarıyla bizi bekliyordu.
Sektör girişinin solundaki basit rotalarda kayayla ilk buluşmamı gerçekleştirdim. Biraz ürkek, heyecanlı ve tedirgindim. Uzun süre tırmanmayınca parmaklarım yumuşamıştı, ayaklarımı ise pek kullanamadım, tuttuğum tutamağı da gereğinden fazla sıkarak yoruyordum kendimi. İlk rotadan indiğimde kalça kaslarımın ağrıdığını farkettim. Biraz moralim bozulmuştu fakat kayaların altında olmak ve tozu tekrar yutmak beni kendime getirmişti. Kolay dereceli 4-5 rotada tırmandıktan sonra ‘Cennet-Cehhennem’ (VIII) rotasına girdim, otura otura çıktım ama dayanıklılığımın gitmiş olduğunu farkettim. Akşama doğru sahilde Bestami, Aynur ve Asım'la da buluşarak birer bira içtik ve kendime geldim. Fakat sivil hayata hala ayak uydurabilmiş değilim. Etrafıma ilginç ilginç bakıyor, bir an uzaklara dalıp gidiyorum. Hörgüç sektörün karşı tarafına denk düşen Bayram Pansiyona yerleştik, kahvaltı ve akşam yemekleri doyurucu ve bol çeşitli. Birkaç gün boyunca VII-, VII derecelerinde rotalara çıktım ve parmaklarım tekrar sertleşmeye başladı, kendimi kayada daha rahat hissetmeye de başladım. 22 Mayıs Cumartesi günü Olimpos'tan ayrılmadan önce ‘Die Another Day’ 'ın ilk kısmını VII+'lık bölümü oturmadan tek seferde çıktım. Yavaş yavaş toparlanmaya başladığımı hissettim. Olimpos'ta tırmanışa yoğunlaşmanın zor olacağını düşünerek Pazar günü Geyikbayırına geçtim.
600'e yakın rota, onlarca sektör, farklı tarzlarda; negatif, sarkıt, yüzey, metrelerce uzunluğundaki hatlar... Biraz ütopik gibi geliyor fakat burası Geyikbayırı; spor tırmanışın, yerli ve yabancı tırmanıcıların cazibe bölgesi. Yaz hariç her mevsimde tırmanabileceğiniz bölge denizden yaklaşık 500 metre yüksekliğinde, Antalya Konyaaltına ise 20 km mesafede. İlk günümü Poseidon sektörde geçirdim. ‘İpek Yolu’ (VII+/VIII-) rotasını flash çıktım. Bestolar da geldiler Geyikbayırına ve Murat'ların barınağa attık çadırları. Akşamı Tellibağ şarabıyla geçirdik... Artık rotalarda kendimi daha rahat hissetmeye başladım. Pazartesi Trebenna'da tırmandık, ‘Fight The Butcher’ VII+ rotasını flash çıktım ve daha önceden de denediğim fakat çıkamadığım ‘Freedom Is A Battle’ 'ı (VIII) Ayşegül ve Besto ile birlikte denedik ve 2. de çıktım. Tutamaklar büyük, kolonetli yapıda devam eden ve sonuna doğru kolları şişiren bir rota.
Şansımıza Mayıs sonu olmasına rağmen havalar çok da sıcak değildi. Bazı günler bulutlu ve serin oluyordu. Salı gününde de havanın kapalı olmasından yararlanarak Turkish Standard sektörüne geçtik ve verimli bir gün oldu. Sektör rotası ‘Turkish Standard’ VII+, ‘Inqusition’ VIII-, ‘SBP(Siri Birtday Project)’ VIII- rotalarını tek seferde çıktım. Burak'ın da gazıyla ‘Monkey Mafia’ VIII+ rotasına red point girdim ve kilitte patladım tabii ki. Rotanın alt kısımlarında sert bir kilidi var ve dereceyi de bu kilit etabı veriyor. Rotanın diğer kısımları oldukça rahat. Gaston tutuş ve küçük krimple klip oldukça zorlayıcı geldi. Bestami rotasını bulmuştu ve flash bitirdi rotayı. Kilit hamlelerini seri ve kararlı yapınca rota geldi. Burak da daha önceden denemiş olmanın verdiği rahatlıkla 2. girişinde çabucak bitirdi. Tekrar girdim rotaya fakat yine kilitte patladım, hala ayak ve klip hamlesini oturtamadığımı farkettim. Kafamda hamleleri oturtup, tekrar girdiğimde rotayı ben de temizlemiş oldum. Ve akşama buz gibi birayla ödüllendirdik kendimizi. Antalya'dan Evrim'in ve Burakların getirdiği fidelerle Barınağın bahçesine biber, domates ve karpuz dikti Murat. Ne güzel oldu, fakat sıcakta hemen boyunlarını büktüler ve bol bol sulamak gerekti onları. Umarım tutar fideler... :)
Nerdeyse 1 haftadır tırmandığımdan dinlenme gününü haketmiştik. Denize gitsek mi derken Antalya'ya inmek üşendirdi bizi ve dereye gitmeye karar verdik. Akan su boyunca yürümeye başladık, dere bir noktada ikiye ayrılıyor; suyun kaynağına doğru sol taraftaki dereyi takip ederek, ve küçük göletlerde suya girerek yürüdük. Bir süre sonra da dereden çıkarak Çağlarca köyünün alt tarafına çıktık. Köyün içinden dolana dolana Geyikbayırı köyüne ulaştık, yolda erik ve dut ağaçlarına saldırarak, Barınak’a dönebildik. Burçin ve Ayşegül için İstanbul'a dönüş vakti gelmişti; onlar hızlıca hazırlanarak Antalya'ya inerlerken biz de yemek yapmakla uğraştık.
27 Mayıs Perşembe günü az da olsa dinlenebilmiş olmanın verdiği güçle Kanyon sektöre geçtik. Kanyonun sol tarafındaki kolay rotalarda ısınıp ‘Arsenik’ IX rotasına giriştik. Maurits de gelmişti bugün tırmanışa bizimle. Burak Arsenik rotasını bir süredir çalışmaktaymış ve ekpresleri dizdikten sonra ilk seferde neredeyse bitiriyordu. İstasyon klibini bir anlık reflekse yapmadı ve ekpresi tuttu. Fakat rahat ve net gitmişti, çok yakındı. 2. girişinde temizledi rotayı. Bense ilk girişimde boğuştum ve birşey yapamadım. 3. denenemde ise negatif kısımları geçip rotanın üst tarafında mücadele ederken daha fazla dayanamadım. Maurits'i izlemek ise o kadar keyifliydi ki... Ayaklarını çok iyi kullanıyor; vücut pozisyonları, hamle ve çözümleri oldukça farklı. Besto ise ayak açamamanın verdiği sıkıntıyla rotanın azizliğine uğradı. Arsenik rotası yıprattı biraz. Serçe parmağımda lokal ağrı ve birkaç yerde sıyrık ve kanamalar oluştu. Demek ki bir gün daha dinlenme vermek gerekiyordu ve bugünü deniz günü yaptık. Besto ve Aynur'la otostop yapıp, Antalya'ya indik. Deniz ve güneşin keyfini çıkarmak için Konyaaltı plajındaydık. Derya ve Burak da bize katıldı.
Cumartesi günü hava sıcak olduğu için, hiç düşünmeden Trebenna sektöre geçtik. ‘Aquaplan’ VII+ ve ‘Trebenna’ VIII- rotalarını çıktıktan sonra ‘Diplomarbeit’ VIII+/IX- rotasına ekpresleri dizdik. Hamleleri çözdükten sonra 2. denememde rotayı temizledim. Son atım,yeni açılmış olan ‘Terazi Lastik Jimnastik’ VIII rotasına girdim fakat rotanın jimnastik kısmı zorlayınca kilitte düştüm ve günü bitirdik. Evrim aradığında, Barınak'ta mayışmış bir durumda Bestoyla takılıyorduk. Bir an canlanıp, havanın sıcaklığına rağmen Trebenna’da buluşmaya karar verdik. Birkaç ısınma rotasından sonra Evrim’in çıktığı ‘Greek Gift’ VIII+/IX- rotasına, çok iyi betalarla(Evrim sağolsun) flash çıkmayı başardım. Asker dönüşü birkaç hafta içersinde iyi toparlamıştım. Artık havaların da iyice ısınmasıyla Geyikbayırı sezonu kapanıyordu.
Mayıs’ın son günü Burak’ın da önerisiyle Mor Yer tarafına gidelim dedik. Hem bölgeyi görmek hem de ısınan havadan bir nebze olsun kaçıp, serinlemek için Feslikan Yaylası tarafındaki Mor Yer’e çıktık. Birkaç kaya bloğunda, crash pad’imizle boulder problemlerini çözmeye çalıştık. Daha ilk kaya bloğunda orta parmağımı çok derin kanatınca, eğlence Burak ve Besto’ya kaldı. Böylelikle asker dönüşü dostlarla Olimpos ve Geyikbayırı’nda eğlenceli bir faaliyet yapmış oldum. Bu faaliyet Yazın Aladağlar öncesi sıkı bir antrenman da oldu benim için.
Erkin Çakmak - Antalya_Mayıs 2010